Annem uzun süredir burada yoktu, torunlar 2 ye çıkınca o da ikiye bölündü kıyamam...
Şükür kavuştuk artık :)
Neyse gelelim bizim halis muhlis incimize;
Dün akşam anneme gittiğimde Oytun bir başka surat haliyle açtı kapıyı... Sessiz, sakin, Küçük Emrah bakışlı bir tip... Hah dedim hasretlik bitmiş, mazaratlıklar başlamış...
Hiç ses çıkartmadım...
Baktım annoşum sofrayı hazırlamış, birde misss gibi pizza pişirmiş :)))
Kuruldum sofraya...
Oytun sofraya diye seslendim, benimki içeriden bozuk bir sesle karnım tok diye bağırdı...
Heheeee :) Kapris de var paşa da :)))
Anacağızıma usulca sordum, hayırdır ne oldu diye...
Kitap okumasını istemiş, bizimki de okudum diye 2 dk da teslim etmiş kitabı...
Anneanne bu kadar zamanda bitmez kitap demiş, bizim paşa da özetini okudum yeter demiş ahahahaaaa :)))
Anneanne sinirlenmiş, bizimki inatlaşmış derken evde gerilim hattı döşenmiş....
Buna da hiç sesimi çıkartmadım tabi ki ben :)))
Tekrar Oytun'un yanına gidip karnın tok da olsa sofraya gelmek zorundasın, yemek de ayrı gayrı olmaz biliyorsun dedim...
Bizimki el mecbur geldi tabi... Bir de benimle mi kavga edecek :)))
Annem pizzaları servis etmeye başladı... Bana kocaman bir pizza, kendine kocamanın biraz azı pizza, Oytun'a da yarım pizza....
Benimki bu ne böyle haksızlık, neden bana yarım pizza diye mırmır söylenedursun, annem hiç istifini bozmadı....
Oytun'cum ben de pizzayı sana özet geçtim dedi....
Ahahahaaaaaa :))))
Bizimki dut yemiş bülbül :)))
Ben gülemedim bile :)))) Kahkaha atıcam atamıyorum :)))))
Tüm kahkahaları içimde patlattım bomba gibi :))))
Neymiş efendim, hayatta hiçbirşeyin özetini geçmeyecekmişsin :)))
O özet gelir seni bulur tırmalarmış ahahaaaaaa :)))
Özetsiz bir gün diliyorum hepiciğinize :)))
Mucxxxxx :)))